Çağrı merkezimiz 22:00’a kadar açık!

Antalya’nın en popüler tatil beldelerinden olan Kalkan hakkında öğrenmeniz ve görmeniz gereken birçok yer bulunuyor. Akdeniz’in göz bebeği ve Kaş’a bağlı olan beldesi Kalkan, en çok beğenilen ve hayran kalınan tatil rotaları arasında. Mavi suların onlarca renkte tonu ve yemyeşil çam ağaçlarının dokusuna gelen misafirler, eşsiz güzelliğe aşık olup her sene buraya gelmek istiyorlar. 

Gelen tatilcilerin her biri farklı tatil anlayışlarına sahip. Kimi tüm gün hamakta uyuklamak, kimi gelmişken her yeri gezip görmek, kimisi ise buradan bize hatıra birkaç anı kalsın diye bavulunu hediyeliklerle doldurmak ister. Fakat kimi seyahat tutkunları ve gezgin ruhluların yaptığı ilk iş çevreyi keşfetmektir. İşte size mutlaka keşfetmeniz gereken Kalkan'daki antik kentler, tiyatrolar ve çeşitli tarihi mekanlar...

Her şeyden önce tüm antik kentler için olmasa da bazıları için Müze kart gerekli olduğunu biliyoruz. Bu sebeple tatilde veya günlük hayatınızda işinize yarayacağını düşündüğümüz Müze kart edinebilirsiniz. Ek olarak Kalkan’a gittiğiniz her dönemde sıcaklık ile karşılaşırsınız. Bu yüzden yanınıza şapka, güneş kremi ve suyunuzu almayı unutmayın. Antik kentlere ulaşım için ise araba kiralamanız mantıklı olacaktır, ayrıca taksiler de uygun fiyatlara söz konusu yerlere gidiyorlar.

XANTHOS ANTİK KENTİ

Öncelikle ulaşım için Kınık beldesi yönünden ilerlemelisiniz. Tepeye tırmanan yol sizi Likyanın başkenti Xanthos antik kentine ulaştıracaktır. Antik Kent Kaş’a 45 km, Kalkana 20 km, Antalya’ ya sahilden 235 km uzaklıktadır. Likya Birliği'nin idari merkezi olarak nitelendirilen Xanthos'un ismi Likya dilinde yazılmış kitabelerde "ARNNA" şeklinde geçmektedir. Burası, kazılarda elde edilen buluntuların önemi nedeniyle UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilmiştir. Helenistik ve Roma dönemi etkilerini görebilirsiniz.

Şehirdeki kazı çalışmaları, 1950 yılından beri Fransız arkeologlar tarafından yürütülmektedir. Xanthos’un en ilginç kalıntıları ise tiyatronun batısında yer alır. Bunlardan ilki; yüksek dikdörtgen bir kaide üzerindeki ölü ailesi ile yanındaki kadın gövdeli, kuş kanatlı yaratıklar olan ve ölülerin ruhlarını gökyüzüne taşıdıklarına inanılan “Harpy” kabartmalarına sahiptir.

Çok uzağa gitmeden;

LETOON ANTİK KENTİ

Xanthos Antik Kentinin karşısında Eşen Çayı’nın sağ tarafında Apollon ve Artemis’in annesi
Likyalıların Ana Tanrıçası Leto onuruna kurulmuş ufak bir yerleşim yeridir. 1841 yılında, bir İngiliz deniz subayı Hoskya tarafından ortaya çıkarılmıştır.

Yeraltı su seviyesinin yüksek olması burada kazıları zorlaştırmaktadır. Kazılan bölgelerin bir süre sonra tekrar su altında kalmasına maalesef ki engel olunamamaktadır. Latin şair Ovidius’un anlattığı bir efsaneye göre; Zeus’tan hamile kalan tanrıça Leto, çocukları, ikiz tanrı Artemis ve Apollon’u Delos’ta doğurur. Sonra Xanthos nehrinin denize ulaştığı yere gelip, nehir boyunca kaynağa ulaşıncaya kadar yürür.

Kaynakta çocuklarını yıkamak isteyen, ama yerli halk tarafından engellenen tanrıça, yöre halkını kurbağaya çevirerek intikamını alır. İşte Leto tapınağı insanların kurbağaya çevrildikleri bu yerde tanrıça Leto adına yaptırılmıştır. Bu tapınakların altında MÖ 5. yy’ın sonuna ait, temelleri görünen daha eski bir tapınak daha bulunmaktadır. Tarihin bu denli kolay ulaşılabilir olması ve anlaşılabilir olması, Milattan önceki zamanlardan bizlere kalan birer armağandır.

PATARA ANTİK KENTİ

 

Kalkanı az çok bilenler veya daha önceden gelmiş olanlar Patara’yı biliyordur ya da en azından duymuşlardır. Burası gün batımını izlemek için en güzel adreslerden biridir. Bilmeyenler için ise şöyle anlatalım; Büyük kum tepelerinde, ki burası nostaljik Yeşilçam filmlerinde çöl sahneleri için kullanılmıştır, eşsiz güzellikte bir manzaraya tanık olabilirsiniz.

Gelelim antik kente, bölgenin en büyük ve en işlek limanı olarak önemini hiçbir devirde yitirmeyen Patara’nın yazıt ve sikkelerde Likya dilindeki adı “Pttara” olarak geçiyor. Helenistik ve daha sonraki dönemlerde “Patara”, Arap kaynaklarında ise “Batara” olarak anılır.

Yaşamını 16. yy.’da Osmanlı Sultanı II. Beyazıt’a kadar sürdüren Patara, bu önemini hiç şüphesiz Akdeniz ticaret yollarının üzerinde korumalı bir limana sahip olmasına borçludur. Genel olarak antik liman çevresinde konumlanan kent merkezi, zamanla körfez ile doğudaki liman arasında kalan teraslara yayılmıştır. Deniz kumlarının doldurmasıyla denizle ilişkisi kesilen antik liman, bataklık ve göl halini almıştır.

Tüm bu Antik kentleri görebilmek için zaman kaybetmeden seyahat planlarınızın arasına Kalkan’ı yazmayı unutmayın. Evinizin konforunda bir tatil için her zaman en iyi fiyat garantisiyle çalışan Hellovillam'ı villa kiralamak için tercih edebilirsiniz. Size özel havuzu ve bahçesiyle sevdiklerinizle rahat bir tatil yapabilirsiniz. Kalkan'da bulunan kiralık villaları buraya tıklayarak inceleyebilir ve tatiliniz için hemen rezervasyon yaptırabilirsiniz.

 

En Son Eklenen İçerikler
Tümünü göster Tümü