Çağrı merkezimiz 22:00’a kadar açık!

Bir yere doğru yolculuğa çıkarken, gidilecek olan yer ile ilgili “neyi meşhur?” sorusu genellikle merak edilmektedir. Nesi meşhur altında bazı kişiler yemekleri araştırırken bazı kişilerse bölgenin özel yerlerini araştırır. Yolculuğu Muğla yönüne olan kişiler birçok farklı meşhur öğe ile karşılaşmaktadır. Muğla’da meşhur olan şeyler arasında yemekler yer alabilirken, tarihi önemli yerler veya doğal güzellikler de yer alabilmektedir. Bu noktada daha detaylı bilgiye sahip olmak isteyen kişiler, Muğla’nın tarihi yerlerine veya Muğla’nın doğal güzelliklerine yönelik detaylı araştırma yapabilirler.

Söz konusu olan yemekler ise Muğla restoranları ve özel lezzetleri kimi zaman meşhur yemeklerinden oluşabilmektedir. Meşhur yemekleri tadarken de mekanların güzelliği ile keyifli saatler geçirilebilmektedir. Bundan dolayı “neyi ile meşhur?” başlığı altında hangi başlıkları ile meşhur araştırması da ayrı olarak yapılabilir. Ege Bölgesi’nin popüler yerlerinden olan Muğla, gastronomi alanında zengin bir tarihe sahiptir. Birçok farklı kültürün dönemsel olarak ev sahipliği yaptığı bu şehir, her bir toplumun gelenek ve göreneklerinden de birer parça almıştır. 1400’lü yılların ardından ise Osmanlı egemenliği ile Türk mutfağının temel öğeleri daha çok yansımıştır.

Tarihi meşhur yerlerinde ise genellikle antik kentler yer aldığından bu noktada da Likya ve Roma etkisi daha çok görülmektedir. Her bir alanda farklı bir kültüre rastlanabilmektedir. Muğla doğal güzellikleri ise her şeye farklı bir boyut katan noktadır. Mavi ve yeşilin buluştuğu noktalar adeta doğa ananın bir mucizesidir. Çoğu zaman nefes kesici olan bu güzellikler, Muğla’nın tüm Türkiye’de bilinen bir şehir olmasını sağlamaktadır. Yılın her mevsimi ayrı bir keyif sunan Muğla, meşhur özellikleri ile keşfedilmesi gereken bir yerdir. “Muğla’yı biliyorum.” diyebilmek için listede yer alan tüm başlıklar deneyimlenmelidir.

Turp Otu Salatası

“Neyi ile meşhur?” sorusunun ilk cevabı yemeklerden biri oluyor. Ege ve otları meşhur bir başlık olduğundan ilk sırada yer alan yemekte bu meşhur başlığın etkisiyle oluşuyor. Turp otu, soğan, sarımsak ve nar ekşisi ile hazırlanan bu lezzetli ve besleyici salata güzel bir Ege lezzeti oluyor. Muğla’nın yöresel lezzeti olan sündürme, genellikle yöre halkının evlerinde yapılıyor. Ancak yöresel pazarlarda bulunan taze turp otu salatası ile dileyen Muğla ziyaretçileri evlerinde de bu lezzeti deneyimleyebiliyor. 

Sündürme

Mıhlamaya benzeyen bu lezzet doğal peynir ve tereyağı ile yapıldığında bir lezzet şöleni yaşatıyor. Bolca tereyağı ve peynirden oluşan bu lezzete isteyen yumurtada ekliyor ve lezzeti iki katına çıkarıyor. Muğla bölgesinin yöresel lezzeti olan sündürme özellikle bölgedeki kahvaltıcılar tarafından sıklıkla servis ediliyor. Çökelek peyniri ile evlerde de yapılabiliyor. Sabah kahvaltılarında tazecik ekmek banılarak tüketilen bu aperatif seçeneği deneyen herkesten beğeni topluyor. Muğla’da kahvaltı edilen yerlerde sündürme görülmesi halinde mutlaka denenmesi gerekiyor. 

Milas Köftesi

Klasik köfteye farklı bir boyut getiren Milas köftesi, kuşkusuz ki Muğla’nın en çok sevilen yemeklerinden biridir.  Nohut ve limon suyu ile pişirilen bu köfte sulu yemek kıvamındadır. Bölgede yer alan birçok esnaf lokantasında Milas köftesi bulmak mümkündür. Özellikle, köfte severlerin deneyimlemesi gereken bir lezzettir. Nohut ve lezzetli köftelerin bir araya gelmesi ile hazırlanan bu lezzet yöre halkı tarafından da sıklıkla yapılmaktadır. Bazı yerler köfteleri küçük küçük tek lokmalık yaparken bazı yerler ise köfteleri daha büyük ebatlarda yapmaktadır.

Muğla Halkası

Yörenin en meşhur tatlısı olduğu isminden belli olan Muğla halkası, yiyen herkes tarafından beğenilen hamur işlerinden biri oluyor. Un, şeker, karbonat ve zeytinyağının bir araya gelerek ortaya çıkardığı bu enfes tatlıya Muğla sokaklarında da erişilebiliyor. Büyük kurabiye görüntüsüne sahip olan Muğla halkasına, bölgedeki pastanelerden veya sokaktaki tatlı satan el arabalarında erişmek mümkündür. Yerli yabancı birçok turistin ilk denediği lezzetlerden biri olan Muğla halkası, özellikle tatlı kurabiye severlerin seveceği bir lezzettir. 

Dalaman Çayı

Yemekler ardından sıra Muğla’nın meşhur doğal güzelliklerine geliyor. Dalaman Çayı, 230 kilometre uzunluğu ile özellikle rafting severlerin uğrak noktası oluyor. Gürül gürül akan bu çay üzerinde adrenalin dolu saatler geçirmek isteyenler her yaz Dalaman Çayı’na akın ediyor. Marmaris ve Fethiye ortasında konumlanan Dalaman Çayı, yerli yabancı birçok insan ağırlıyor. Çevresinde yer alan ağaçlar ve kayalıklar arasında konumlanan çay, doğal bir görsel şölen yaşatıyor. Çay alanına giriş ücreti bulunmamakta olup, rafting yapmak isteyen kişiler için bir ücret söz konusu oluyor.

Saklıkent Kanyonu

10 yıl öncesine kadar neredeyse tam keşfedilmemiş olan kanyon, günümüzde Muğla’nın en popüler yerlerinden biri oluyor. 30 kilometre uzunluğunda olan kanyon, Türkiye’nin en uzun kanyonu olarak kayıtlara geçiyor. Kanyon arasından geçen çay ve çayın etrafında konumlanan mekanlar, gelen ziyaretçilerine keyifli saatler geçirme olanağı sunuyor. Gelenler, doğal güzelliğin tadını çıkardıktan sonra birbirinden güzel olan tesislerden birinde yemek veya kahve molası veriyor. Saklıkent Kanyonu, çocuklu ailelerinde keyif alarak gezdiği yerlerden biri oluyor. 

Azmak Nehri

Bu sefer de sıra Muğla Bölgesinin bir diğer incisi olan Akyaka ilçesine geliyor. Akyaka’da yer alan Azmak Nehri, doğal bir şölen niteliği taşıyor. Yazın sıcak aylarında dört bir yanına serinlik veren nehir özellikle yazın sıcağından yorulmuş kişilere güzel bir nefes aldırıyor. Nehir çevresinde yer alan mekanlar, Azmak Nehri’nin doğal güzelliği ile misafirlerin bir kez daha buluşmasını sağlıyor. Özellikle tatilciler, sabahları erken saatlerde gelip bu tesislerde serpme kahvaltı keyfi yapıyor. Ardından nehir etrafında gerçekleştirdikleri doğa yürüyüşleriyle de doğayla iç içe bir gün geçiriyorlar.

Kelebekler Vadisi

Nesli tükenmekte olan kelebeklerin bulunduğu vadi, özellikle doğa bilimciler tarafından mesken tutulmuş bir yerdir. Ormanların bitim noktasında başlayan deniz, mavi ve yeşilin mükemmel uyumunu yansıtmaktadır. Kelebekler vadisinin kendine has küçük koyu yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. Bölge koruma altına alındığından dolayı sadece bungalov konaklama imkanları yer almaktadır. Kamp severler ise vadinin belirli bölgelerine çadır kurabilmektedir. Olabildiğince bakirliği korunmaya çalışan vadi mutlaka görülmelidir. 

Likya Yolu

Likya namı değer “Işıklar Ülkesi”  M.Ö 5. yy’da dönemin en ünlü ticaret merkezlerinden biridir. Dönemin en ünlü ticaret yollarından biri ise Likya Yolu’dur. Yol üzerinde bulunan birçok tarihi iz, yol boyunca varlıklarını korumaya devam etmektedir. 1999 yılından itibaren turizme kazandırılan yol, macera severler tarafından büyük ilgi görmektedir. Kişiler, 535 kilometre uzunluğundaki bu yolu yürüyerek tamamlamayı hedeflemektedir. Fethiye’den başlayıp Antalya’da biten  yol üzerinde birçok önemli tarihi yer görülmektedir. Sidyma, Pyndai, Phellos, Apelia, Theimussa, Letoon, Xanthos, Patarai Antiphellos ve daha pek çok tarihi yer Likya Yolu üzerinde konumlanmaktadır. 

Bodrum Kalesi

Bodrum’un simgesi olan bu yapı, Muğla’nın bir diğer meşhur tarihi noktasıdır. 1522 yılından beri aktif olarak kullanılan kale, başta şehrin savunulması için yapılmıştır. Günümüzde ise müze olarak kullanılmaktadır. 1824 yılında sığınak olarak kullanılması ardından 1895 yılında yenilenmeye gitmiştir. 1. Dünya Savaşı’nda bir kısmı yıkılsa da bir kısmı günümüze kadar ihtişamını korumayı başarmıştır. Yılda yerli yabancı birçok kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Bodrum merkezde deniz kenarında bulunan kale, görülmesi gereken yerlerden biridir. 

Kayaköy

Adeta bir gizem ve hüzün şehri olan Kayaköy, Fethiye sınırları içerisinde yer almaktadır. Rumlar tarafından inşa edilen bu 3500 hanelik köy, günümüzde maalesef ki bomboştur. Mübadele göçü sırasında terk edilen köy, günümüzde bazı sanatçılar tarafından tekrar yaşam belirtisi vermeye başlamıştır. 150 yıllık terkedilişin ardından bölgenin yeniden hareketleniyor olması çevre köyleri de sevindirmiştir. Kayaköy’e giriş ücretsiz olup, farklı bir deneyim yaşamak isteyen herkes tarafından mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. 

Knidos Antik Kenti

Datça’nın en meşhur yerlerinden biri olan Knidos Antik Kenti, sadece Datça’nın değil Muğla’nın da ön plana çıkan yerlerindendir. Kentte yer alan birçok yapı günümüze kadar sağlam kalmayı başarmıştır. Kent şu an koruma altında olup kente girişler ücretli olmaktadır. Özellikle gün batımı seyri için de tercih edilen bir bölgedir. Öyle ki, Türkiye’nin en güzel gün batımı seyir yerlerinden biri olduğu bilinmektedir. Kente gidiş yolu özel araçla gidilebilmekte olup oldukça virajlı bir yoldur. Ancak yol sırasında çekilen tüm zahmet kentin güzelliğine değmektedir. 

En Son Eklenen İçerikler
Tümünü göster Tümü